AK Parti Sözcüsü Çelik’in konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Seydişehir Belediye Başkanı Hasan Ustaoğlu ve Emirgazi Belediye Başkanı Mesut Mertcan, AK Partimize katıldı. Kendilerine rozetleri Sayın Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız tarafından takıldı. Belediye başkanlarımıza, her geçen gün büyüyen ailemize hoş geldiniz diyoruz. Önümüzdeki günlerde başka partilerden meclis üyesi arkadaşlarımızın, belediye başkanlarımızın katılımları devam edecek.
Birinci maddemiz, Gazze gündemidir. Eğitim öğretim yılının açılmasıyla birlikte orada bombalanan, öldürülen çocuklara bir kere daha dikkat çekmek için, dünyanın her tarafında çocuklar; okullarına, öğretmenlerine, sıralarına kavuşurken bundan çocuk yaşta mahrum bırakılan Gazzeli çocukların insanlık trajedisine dikkat çekmek için Gençlik Kollarımız, ‘Boş Sıralar’ adı altında bir etkinlik gerçekleştirdi.
Katar’daki saldırının, son derece istisnai özellikleri var. Birincisi, biliyorsunuz aylardır, haftalardır, yıllardır sürekli olarak İsrail propaganda makinesi, Hamas’ın herhangi bir şekilde müzakereye, ateşkese yanaşmadığını, barıştan yana olmadığını söylüyordu.
Hamas, başından beri İsrail tarafının sürekli olarak hakkaniyetsiz ve haksız şartlar dayatmasına rağmen bir irade koydu. Müzakereye açık olduğunu, meşru şartları kabul edilebileceğini söyledi. Ve ne zaman Hamas, müzakere için dünyadan çağrı yapılsa, buna olumlu yanıt verdi. Hatta önce Netanyahu’nun, propaganda makinesi, soykırım şebekesinin siyasi dili, Hamas’ın bundan uzak durduğunu söyledi.
Hamas, bunu kabul ettiğinde geçmişten itibaren hatırlayalım: Ateşkes ve barış gündemini yok etmek için ya bir ülkeye saldırı gerçekleştirdiler. Ya rahmetli Haniye’ye olduğu gibi bir suikast gerçekleştirdiler. Şimdi de haftalardır Hamas’ın barışa yanaşmadığı söyleniyordu. Büyük ülkelerin açıklamalarına dönük olarak bu gündeme getiriliyordu.
Halbuki Hamas müzakere heyeti, bu şartları konuşmak üzere dün toplantı kararı almıştı. Ve bu toplantı, doğrudan barış ateşkes müzakerelerini değerlendirmek üzere yapılan bu toplantıyı İsrail, başka bir ülkenin topraklarında, Katar’da hedef aldı. Bu, soykırım şebekesinin hiçbir kural tanımadığını ve kural tanımazlıkla birlikte müzakere heyetini bile tuzağa düşürecek kadar sinsi yaklaşımlar içerisinde olduğunu bir kere daha göstermiştir.
İsrail’in bu saldırganlığı, Katar’da gerçekleştirdiği barbarca terör eylemi, barış isteyen, ateşkes isteyen bütün ülkelere dönük bir saldırıdır.
Netanyahu şebekesi durdurulmadan, hukuk önünde yargılanmadan diğer konuların konuşulacağı bir zeminin olmayacağı ne bir şekilde görülmüştür. Çünkü doğrudan müzakerelere, diplomasiye, ateşkes sürecine, uluslararası toplumun çağrısına dönük bir saldırı gerçekleştirmiştir.
MYK, MKYK toplantılarımızdaki en temel gündem maddelerinden bir tanesi, Terörsüz Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye konusundaki bütün çalışmalarımızı hassasiyetle sürdürüyoruz. Uygun bir takvimle, stratejiyle ilerletiyoruz. Meclis’te komisyon çalışıyor. Cumhur İttifakı olarak bu iradeyi canlı tutuyoruz ama canlı tutmakla da kalmıyoruz, hedeflerine ulaşması için gereken gayreti gösterip, o da yetmez gereken çalışmaları yapıyoruz.
Buradaki meselenin, Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız, bir kere daha bugün MKYK toplantısının açılışındaki konuşmalarında bahsettiler. Birilerinin, PKK’nin feshi ve silah bırakması dışında bir gündeme komisyonu ya da Terörsüz Türkiye’yi kaydırmaya çalışarak, bir odak kayması üretmesine buna müsaade etmeyeceğiz.
Gündem, PKK’nın bütün şube ve uzantılarıyla feshi ve silah bırakmasıdır. Silahların yakılması, yok edilmesidir. Dolayısıyla bunun dışında maksimalist taleplerin, başka ajandaların, başka gündemlerin burayı herhangi bir şekilde enfekte etmesine, odak kaybı oluşturmasına, burada herhangi bir şekilde yakını görme problemi ya da uzağı görme problemi, siyasi miyopluk ya da siyasi hipermetropluk gibi birtakım sonuçlar doğurmasına müsaade etmemek lazım.
Odak bellidir, gündem bellidir. Burada bir devlet politikası olarak ilgili bütün kurumlar üzerine düşeni yapmaktadır. Aynı şekilde Meclis, devrededir. Onun dışındaki yaklaşımların, herhangi bir şekilde bu sürece bir katkısı olmayacaktır.
Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Bey tarafından OVP açıklandı. Bunun içerdiği detaylar, ülkemizin hem ekonomi açısından hedeflerine ulaşması bakımından hem de dünyanın içinden geçtiği bu türbülanslı dönemde Türk ekonomisinin tüm bu şoklara hazırlıklı bir şekilde yoluna devam edebilmesi açısından son derece kıymetlidir. Biz, parti olarak da bu programda açıklanan bütün unsurları yakın bir şekilde değerlendiriyoruz.
‘Türkiye’ye şurası saldıracak ya da burası saldıracak’ gibi gündemleri dikkate, gündeme, kale almamak lazım. Türkiye, egemen ve kudretli bir ülkedir.
Şer şebekelerinin, karanlık odakların Sayın Cumhurbaşkanımıza, Türkiye’mize dönük herhangi bir şekilde tehditlerinin bizim açımızdan hiçbir hükmü yoktur.
Tarih boyunca ülkemiz birçok kere tehdit edildi. Bu tehditlere verilen tarihi cevaplardan bir tanesi ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Geldikleri gibi giderler.’ sözüdür. Şimdiki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da ‘Bir gece ansızın gelebiliriz.’ sözüdür. Türkiye, kimsenin düşmanı değil, kimseye tehdit değildir. Ama Türkiye’ye düşmanlık edene, Türkiye’ye tehdit oluşturmaya kalkışana karşı da her türlü kudretli cevabı verecek kapasiteye ve imkana sahiptir.
Biz, soykırım şebekesine karşıyız. Biz, insanlığa karşı işlenen suçlara karşıyız.
Suç duyurusunda bulunanların hepsi Cumhuriyet Halk Partili. Suçlananların hepsi, Cumhuriyet Halk Partilidir. Dolayısıyla bu meseleler, Cumhuriyet Halk Partisi içindeki tartışmaların neticesinde ortaya çıktı. Biz bunun hiçbir tarafında yokuz.
Siz, kendi meselenizi halletmemişsiniz, kendi meselenizi halletmeyişinizi, beceriksizliğinizi vatandaşı sokağa çağırarak örtbas etmeye çalışıyorsunuz. Bu şimdi milletimize, siyaset kurumuna yapılan bir haksızlıktır.”
Hibya Haber Ajansı