Türkiye İstatistik Kurumu'nun verilerine göre, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2023 yılında 0,9 puan azalarak yüzde 13,5 oldu. Medyan gelirin yüzde 60'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise son yılda 0,3 puan azalarak yüzde 21,3 olarak gerçekleşti.Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 40'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,6 puanlık azalış ile yüzde 7,0 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin yüzde 70'i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise bir önceki yıla göre 0,3 puanlık azalış ile yüzde 29,0 oldu.
Hanehalkı tipine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir birey medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 4 puan azalarak yüzde 7,7, tek kişilik hanehalklarında ise 0,2 puan azalarak yüzde 7,3 oldu. En az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı 2,6 puan azalarak yüzde 17,0, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı ise 0,6 puan azalarak yüzde 13,3 oldu.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir birey medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayan bireylerin yüzde 25,4'ü, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 23,6'sı, lise altı eğitimlilerin yüzde 13,6'sı, lise ve dengi okul mezunlarının ise yüzde 7,2'si yoksul olarak hesaplandı. Yükseköğretim mezunları ise yüzde 2,7 ile en düşük yoksulluk oranına sahip grup oldu.
Yukarıda belirtilen on üç maddenin en az yedisini karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan maddi ve sosyal yoksunluk oranı; 2022 yılında yüzde 16,6 iken 2023 yılı anket sonuçlarında 2,2 puan azalarak yüzde 14,4 olarak tahmin edildi.
Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir birey medyan gelirinin yüzde 60'ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan bireyleri kapsıyor. Buna göre, 2023 yılı anket sonuçlarına göre sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1 puan azalarak yüzde 13,0 oldu.
Ülkemizde yaşanan deprem nedeni ile 2023 yılında TR63 (Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye) bölgesinde alan çalışması yapılamadığı için İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) ayrımında verilen bölgesel sonuçlar 25 bölgeyi kapsıyor.
İBBS 2. Düzey bölgelerinin her biri için eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'sine göre hesaplanan yoksulluk sınırına göre, gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; yüzde 14,6 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ve TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) yüzde 13,9 ile TR61 (Antalya, Isparta, Burdur) oldu.
Göreli yoksulluk oranı en düşük olan İBBS 2. Düzey bölgeleri ise yüzde 3,1 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis), yüzde 6,7 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) oldu. Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlar; göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olanları ifade ediyor.
Son yıl sonuçlarına göre fertlerin yüzde 30,7'si yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Bu oran yaş gruplarına göre incelendiğinde; 0-17 yaş grubunda yüzde 40,1, 18-64 yaş grubunda yüzde 28,0, 65 ve üstü yaş grubunda ise yüzde 23,1 olarak tahmin edildi. Oturulan konuta sahip olanların oranı geçen yıla göre 0,5 puan azalarak 2023 yılında yüzde 56,2 olarak hesaplanırken, kirada oturanların oranı yüzde 27,8, lojmanda oturanların oranı yüzde 0,9, kendi konutunda oturmayıp kira ödemeyenlerin oranı ise yüzde 15,1 oldu. Kurumsal olmayan nüfusun yüzde 32,6'sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşarken yüzde 32,0'ı ise sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemlerle, yüzde 19,8'i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı. Geçen yıla göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 1,4 puan azalarak yüzde 58,0 oldu. Nüfusun yüzde 5,7'sine bu ödemeler yük getirmezken yüzde 14,9'una çok yük getirdi. Konut masraflarının çok yük getirdiği hanelerin oranı 0,3 puan artarak yüzde 17,5 olurken, bu masrafların biraz yük getirdiği hanelerin oranı 8,8 puan artarak yüzde 66,5 oldu. Konut masrafların yük getirmediğini belirten hanelerin oranı geçen yıla göre 9,2 puan azalış ile yüzde 15,9 hesaplandı.
Hanelerin yüzde 58,8'i evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 39,2'si iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 31,8'i beklenmedik harcamaları, yüzde 19,5'i evin ısınma ihtiyacını, yüzde 64,2'si eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.
İBBS 2. Düzey bölgelerinin her biri için eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'sine göre hesaplanan yoksulluk sınırına göre, gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; yüzde 14,6 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ve TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) yüzde 13,9 ile TR61 (Antalya, Isparta, Burdur) oldu.
Göreli yoksulluk oranı en düşük olan İBBS 2. Düzey bölgeleri ise yüzde 3,1 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis), yüzde 6,7 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) oldu. Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlar; göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olanları ifade ediyor.
Son yıl sonuçlarına göre fertlerin yüzde 30,7'si yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Bu oran yaş gruplarına göre incelendiğinde; 0-17 yaş grubunda yüzde 40,1, 18-64 yaş grubunda yüzde 28,0, 65 ve üstü yaş grubunda ise yüzde 23,1 olarak tahmin edildi. Oturulan konuta sahip olanların oranı geçen yıla göre 0,5 puan azalarak 2023 yılında yüzde 56,2 olarak hesaplanırken, kirada oturanların oranı yüzde 27,8, lojmanda oturanların oranı yüzde 0,9, kendi konutunda oturmayıp kira ödemeyenlerin oranı ise yüzde 15,1 oldu. Kurumsal olmayan nüfusun yüzde 32,6'sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşarken yüzde 32,0'ı ise sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemlerle, yüzde 19,8'i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı. Geçen yıla göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 1,4 puan azalarak yüzde 58,0 oldu. Nüfusun yüzde 5,7'sine bu ödemeler yük getirmezken yüzde 14,9'una çok yük getirdi. Konut masraflarının çok yük getirdiği hanelerin oranı 0,3 puan artarak yüzde 17,5 olurken, bu masrafların biraz yük getirdiği hanelerin oranı 8,8 puan artarak yüzde 66,5 oldu. Konut masrafların yük getirmediğini belirten hanelerin oranı geçen yıla göre 9,2 puan azalış ile yüzde 15,9 hesaplandı.
Hanelerin yüzde 58,8'i evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 39,2'si iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 31,8'i beklenmedik harcamaları, yüzde 19,5'i evin ısınma ihtiyacını, yüzde 64,2'si eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.