Stellantis, Saft iş birliği ile geliştirdiği Fransa merkezli ortak araştırma projesi IBIS teknolojisine sahip ilk prototip Peugeot E-3008’i tanıttı. IBIS, ayrı şarj cihazı ve invertör bileşenlerine duyulan ihtiyacı ortadan kaldırarak araç içi alan kullanımını artırıyor ve bakım süreçlerini kolaylaştırıyor. Sistem hem mobil hem de sabit enerji uygulamalarında kullanılabiliyor.
IBIS teknolojisiyle donatılmış ilk tam fonksiyonel batarya elektrikli araç, STLA Medium platformu üzerinde geliştirilen Peugeot E-3008 oldu. Prototip, Stellantis ve Saft’ın yanı sıra E2-CAD, Sherpa Engineering, CNRS, Université Paris-Saclay ve Institut Lafayette gibi Fransız araştırma kurumlarının desteğiyle yürütülen tasarım, modelleme ve simülasyon çalışmalarının sonucu olarak ortaya çıktı. 2022 ortasından bu yana sabit uygulamalarda kullanılan IBIS gösterim sistemi temel teknik kavramları doğruladı ve çok sayıda patente zemin hazırladı.
IBIS, batarya içerisine entegre edilmiş invertör ve şarj işlevleri ile elektrikli güç aktarma sistemini yeniden tanımlıyor. Sistem, alternatif akım ve doğru akımı destekleyerek enerjiyi motora veya şebekeye aktarıyor ve aracın 12V ağı ile yardımcı sistemlerine güç sağlıyor. Bu mimari aynı batarya boyutunda enerji verimliliğini yüzde 10 artırıyor, gücü yüzde 15 yükseltiyor, araç ağırlığını yaklaşık 40 kilogram azaltıyor ve 17 litre ek hacim sağlıyor. Şarj süresi yüzde 15 kısalıyor ve enerji tasarrufu yüzde 10 seviyesinde oluyor. Bakım süreçleri de basitleştiriliyor, bataryaların otomotiv ve sabit enerji uygulamalarında ikinci kullanım potansiyeli artıyor.
Projenin ikinci aşaması, Fransa 2030 programı kapsamında Haziran 2025’te başladı. Bu aşamada temsil edici sürüş koşullarında gerçek yol testleri gerçekleştiriliyor. IBIS teknolojisinin on yılın sonuna kadar Stellantis üretim araçlarına entegre edilmesi planlanıyor. IBIS mimarisi otomotivin ötesinde demiryolu, havacılık, denizcilik ve veri merkezleri gibi alanlarda kullanım potansiyeline sahip.
IBIS projesi, akademik araştırma ile sanayi iş birliğini birleştiren bir girişim olarak altı yıl önce başlatıldı. Stellantis koordinasyonunda yürütülen projede Saft, E2-CAD, Sherpa Engineering, CNRS, Paris-Saclay Üniversitesi ve Institut Lafayette gibi kurumların katkılarıyla 25 mühendis ve araştırmacı görev alıyor. Çalışmalar GeePs-CNRS/CentraleSupélec/Université Paris-Saclay/Sorbonne Université, LEPMI-Grenoble INP/Université Savoie Chambéry/Université Grenoble Alpes/CNRS ve SATIE-CNAM/ENS Paris-Saclay/Université Paris-Saclay/Université Gustave Eiffel laboratuvarlarında yürütülüyor.
Hibya Haber Ajansı